Öğretim Üyemiz Prof. Dr. M. Hüsrev Subaşı, kubbe yazılarının ortaya çıkışı ve tarihsel süreç içerisindeki gelişimi hakkında bilgi verdi.
İslam Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezimiz ev sahipliğinde düzenlenen moderatörlüğünü Zeki Korkut’un üstlendiği ve Prof. Dr. M. Hüsrev Subaşı'nın konuk olduğu Kent Mekân ve Yazı İlişkisi Yahut "Bir Kubbe Yazısını Okuma Denemesi" isimli program, Ayasofya Yerleşkemizde bulunan Molla Hüsrev Salonunda gerçekleşti. Hat sanatının son otoritesi merhum Hamid Aytaç'ın öğrencisi olan Öğretim Üyemiz Prof. Dr. M. Hüsrev Subaşı, kubbe yazılarının ortaya çıkışı ve tarihsel süreç içerisindeki gelişimi hakkında katılımcılara bilgi verdi. Ayasofya Yerleşkesinde böyle anlamlı bir konferansın düzenlenmesinden duyduğu kıvancı dile getiren Subaşı, kubbelere genellikle Allah’ın kudretini, evreni bir düzen ve nizam içinde tuttuğunu ifade eden ayetlerin seçildiğine dikkat çekti.
Fatih Camii Bir İstisnadır
Prof. Dr. M. Hüsrev Subaşı, konferansta Edirne Üç Şerefeli Camii, Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi, Küçük Ayasofya Camii, Sokullu Mehmet Camii, Şehzade Mehmet Camii, Süleymaniye Camii, Rüstem Paşa Camii, Sultan Ahmed Camii, Şişli Camii hakkında da bilgi verdi. Fatih Camii’nin kubbe yazısının ise istisna olduğunu ifade ederek orada Tȃhȃ Suresi’nin ilk ayetlerinin yazıldığını aktardı. Prof. Dr. Subaşı, bu ayetlerin Hz. Ömer’in Hz. Peygamber’i öldürmeye giderken Müslüman olmasına vesile olan ayetler olduğunu hatırlattı. Konferans, Fatih Camii kubbe yazısının metin-mekȃn ilişkisini anlama ve yorumlamada iyi bir perspektif sunduğuna vurgu yapılmasıyla sona erdi.